Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) ve Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), her ikisi de benzer nörogelişimsel temellere dayansa da birbirinden farklı iki tanıdır. DEHB’li bireyler çoğunlukla dikkatlerini sürdürmekte zorlanabilir, dürtüsel davranışlar sergileyebilir veya aşırı hareketlilik gösterebilirler. Otizmli bireyler ise sosyal etkileşimde belirgin güçlük yaşayabilir, rutin değişikliklerine karşı hassas olabilir ve duyusal uyaranlara beklenmedik tepkiler verebilirler. Yani DEHB’de temel sorun odaklanma ve hareketlilikken, otizmde sosyal iletişimdeki farklılıklar ve tekrarlayıcı davranışlar ön plandadır.
AuDHD kavramı, otizm ve DEHB belirtilerinin aynı kişide bir arada bulunmasıdır. Bu bireyler hem otizmin getirdiği sosyal ve duyusal zorluklarla hem de DEHB’nin dürtüsellik ve dikkat sorunlarıyla aynı anda baş etmek durumundadır. Örneğin, yoğun bir rutine ihtiyaç duyarken aynı zamanda kolayca dikkati dağılabilir veya sabırsız davranabilir.
DEHB ve Otizm Arasındaki Farklar Nelerdir?
DEHB ve otizm, her ikisi de nörogelişimsel bozukluklardır; ancak belirtileri ve günlük hayata etkileri farklıdır. DEHB’li kişilerde genellikle dikkat toplama güçlüğü, aşırı hareketlilik, içten gelen dürtüsel davranışlar ve zaman zaman yoğun motivasyon kaybı görülür. Otizmde ise sosyal iletişimde zorluklar, rutinlere bağlılık, tekrarlayan davranışlar ve duyusal hassasiyetler öne çıkar.
Bu iki durum arasındaki temel farklardan biri, sosyal etkileşim ve iletişim tarzıdır. DEHB’de çocuk ya da yetişkin, genellikle sosyal ortamlarda bulunmaktan kaçınmaz ama dikkatini toplamakta ve sırasını beklemekte güçlük yaşayabilir. Otizmde ise kişi, göz temasından kaçınma, sosyal ipuçlarını anlamakta zorluk veya konuşurken tek bir konuya derinlemesine odaklanma gibi belirtiler gösterebilir.
Bir diğer önemli fark, tekrarlayıcı davranışlar ve rutine bağlı kalmadır. DEHB’li bireyler çabuk sıkılabilir ve yenilik arayabilir. Otizmli bireyler ise rutinin bozulmasından huzursuz olabilir, değişikliklere tepki gösterebilir. DEHB’de davranışlar daha çok dürtüsellikten kaynaklanırken, otizmde yineleyici ve sabit kalıplar dikkat çeker.
Ayrıca dil gelişimi ve iletişim becerileri açısından da farklılıklar mevcuttur. DEHB’li bireyler konuşmayı genellikle normal gelişim basamaklarında edinirler, ancak dikkat eksikliği yüzünden dinlemekte zorlanabilirler. Otizmde konuşmanın gecikmesi, kelimeleri farklı ton veya biçimlerde kullanma ya da hiç konuşmama gibi durumlar daha yaygındır.
DEHB ve Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) Arasındaki Benzerlikler, Ortak Özellikler Nelerdir?
DEHB ve Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) farklı tanılar olsa da, bazı ortak noktaları bulunur. İlk benzerlikleri, her ikisinin de beyin gelişimi ve işleyişiyle ilgili “nörogelişimsel” durumlar olmasıdır. Bu nedenle hem DEHB’li hem de otizmli bireyler, günlük hayatlarında odaklanma, planlama ya da sosyal etkileşim gibi konularda zorluklar yaşayabilir.
Ortak belirtilerden biri de odaklanma güçlüğü ve dikkat sorunlarıdır. Otizmli bireyler, özellikle ilgilerini çekmeyen konularda dikkatlerini sürdürmekte zorlanırken, DEHB’liler de benzer bir şekilde çabuk dikkati dağılabilir. Ancak otizmde kişi kendi ilgi alanına fazlaca odaklanıp diğer konuları dışarıda bırakabilirken, DEHB’de ilgiyi tamamen sürdürmekte genel bir güçlük söz konusudur.
Bir başka benzerlik, duyusal hassasiyetlerdir. Her iki grupta da ışık, ses, koku veya dokunma gibi uyaranlara normalden daha yoğun veya daha az tepki verilebilir. Ayrıca sosyal etkileşim zorlukları, her iki durumda da ortaya çıkabilir. DEHB’li bireyler, aşırı hareketlilik ya da dürtüsellik nedeniyle sosyal iletişimde kopukluklar yaşayabilir. Otizmde ise konuşma başlatma, göz teması kurma ve duygusal ipuçlarını anlama güçlüğü görülebilir.
DEHB ve otizm, kişiden kişiye değişen belirtilerle ortaya çıksa da, dikkat, iletişim ve duyusal konulardaki zorluklar iki durumda da gözlemlenebilir. Bu benzerlikler sebebiyle bazen ayırt edilmeleri güç olabilir.
AuDHD Nedir? AuDHD Ne Anlama Geliyor?
AuDHD, “Otizm” (Autism) ve “DEHB” (ADHD) sözcüklerinin birleşiminden türetilmiş bir kısaltmadır. Hem Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) hem de Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanısına aynı anda sahip olan bireyleri tanımlamak için kullanılır. Daha basit bir ifade ile AuDHD, otizm ve DEHB’nin aynı kişide birlikte görülmesidir.
Her iki tanının birleşimi, kişinin günlük hayatında çifte zorluklar ve bazen de çifte avantajlar anlamına gelebilir. Örneğin, otizmin getirdiği detaylara yoğun odaklanma becerisi, DEHB’nin eşlik ettiği yaratıcı düşünce ve enerjik tutumla birleştiğinde, kişinin ilgi duyduğu konularda çok başarılı olmasını sağlayabilir. Ancak aynı zamanda değişen rutinlere uyum sağlamakta güçlük çekmek ve kolayca dikkati dağılmak gibi problemlere de neden olabilir.
AuDHD, tıpta uzun zamandır bilinen ama DSM tanı kriterlerine göre birlikte konulamayan iki tanının bir arada var olabileceğini vurgular. Günümüzde artık uzmanlar, biri diğerinin teşhisini dışlamadığı için AuDHD’yi daha sık dile getirmektedir. Bu da doğru tanıyı koyup, kişiye özel destek planlamayı kolaylaştırır.
AuDHD’liler çoğu zaman davranış, iletişim ve duygusal düzenleme konularında destek ararlar. Çünkü hem sosyal etkileşimdeki farklılıklar hem de odaklanma ve dürtüsellik sorunları, okulda, işte veya ilişkilerde zorluklara yol açabilir. Bu nedenle AuDHD kavramı, kişinin iki farklı bozukluğa ilişkin belirtileri aynı çerçevede anlamayı kolaylaştırır.
AuDHD Belirtileri Nelerdir?
AuDHD, hem otizm hem de DEHB belirtilerinin bir arada görüldüğü bir durumu tanımlar. Bu nedenle, belirtiler oldukça geniş bir yelpazede olabilir. AuDHD’de sıkça gözlemlenen belirtiler şunlardır:
- Dikkat Sorunları: Bir göreve odaklanmakta veya ilgi gerektiren işlere sürdürülülebilir dikkat sağlamakta güçlük çekilebilir.
- Hiperaktivite ve Dürtüsellik: Elleri ayakları durduramama, sürekli hareket etme ihtiyacı veya düşünmeden aniden davranma gibi dürtüsel hareketler gözlemlenebilir.
- Tekrarlayıcı Davranışlar veya Rutinlere Bağlılık: Otizmin getirdiği rutin ihtiyaçlarıyla, DEHB’nin yenilik arayışları bazen çelişebilir. Kişi bir yandan rutine sıkı sıkıya bağlı kalmak isterken, öte yandan çabuk sıkılma yaşayabilir.
- İlgi Alanlarına Aşırı Odaklanma: Otizmle ilişkili olarak belirli konulara çok yoğun ilgi duymak mümkündür. Ancak DEHB’nin etkisiyle bu ilgi alanları zaman içinde hızla değişebilir.
- Duyusal Hassasiyetler: Işık, ses, koku, dokunma gibi duyulara karşı normalden daha yüksek veya düşük tepki görülebilir.
- Sosyal İletişim Zorlukları: Göz teması kurmakta zorlanma, sohbeti başlatma veya sürdürme güçlüğü, karşıdakinin duygu ve niyetlerini sezmekte zorlanma gibi belirtiler yaşanabilir.
- Zaman Yönetimi Sorunları: Hem DEHB’nin getirdiği dikkat dağınıklığı hem de otizmin getirdiği planlama farklılıkları nedeniyle toplantı, ders, randevu gibi zamanlama konularında karmaşa yaşanabilir.
- Duygusal Düzenleme Güçlükleri: Hem otizme hem de DEHB’ye eşlik eden stres veya kaygı, duygu kontrolünde dalgalanmalara yol açabilir.
Her birey farklıdır, bu nedenle AuDHD belirtileri herkeste değişik şekillerde ortaya çıkabilir. Doğru tanı konulması, hangi belirtilerin daha fazla sorun oluşturduğunu anlamayı ve uygun terapi, eğitim ya da ilaç seçeneklerini belirlemeyi kolaylaştırır.

Çocuklarda AuDHD
Çocuklarda AuDHD, hem otizm belirtilerini hem de DEHB semptomlarını bir arada barındırır. Bu durum, okul hayatından aile içi etkileşimlere kadar pek çok alanda bazı güçlükleri beraberinde getirebilir. Örneğin çocuk, bir yandan derslere odaklanmakta, talimatları dinlemekte ya da görevleri sırayla tamamlamakta sorun yaşarken, diğer yandan sosyal iletişim ve arkadaşlık kurma becerilerinde de zorluklarla karşılaşabilir.
Çocuğun AuDHD belirtileri göstermesi, sınıfta yerinde duramama, isteklerini anında elde etmek isteme veya aniden yüksek sesle konuşma gibi dürtüsel davranışlarla kendini gösterebilir. Aynı zamanda, belirli bir rutin bozulduğunda yoğun kaygı ve huzursuzluk yaşaması veya ses, doku, ışık gibi duyusal uyaranlara beklenenden fazla tepki vermesi de söz konusu olabilir. Bu da arkadaş ilişkilerini, aile hayatını ve öğrenme sürecini zorlaştırabilir.
AuDHD’li çocuklar, bazen çok özel ilgi alanlarına yoğunlaşır. Örneğin bir konuyla ilgili ansiklopedik bilgiye sahip olabilir, ancak dikkati hızlıca başka bir yöne kaydığı için okul ödevlerine yeterince odaklanamayabilir. Sosyal iletişimde ise bir yandan otizm kaynaklı göz teması zorluğu yaşarken, diğer yandan DEHB kaynaklı olarak karşısındakini dinlemekte veya sıra beklemekte güçlük çekebilir.
Bu çocuklara yaklaşımda sabır, anlayış ve uzman desteği önemlidir. Hem terapi hem de ev-okul iş birliği sayesinde duygusal düzenleme, sosyal beceri kazanımı ve dikkat yönetimi konusunda ilerleme sağlanabilir. Uygun tedavi yöntemleri ile AuDHD’li çocuklar, güçlü yönlerini geliştirerek yaşadıkları zorlukları daha kolay aşabilir.
Yetişkinlerde, Erkeklerde ve Kadınlarda AuDHD
Yetişkinlerde AuDHD, yaşamın pek çok alanında görülebilecek karmaşık bir tabloya işaret eder. Çocukluk döneminde fark edilmemiş veya resmi tanı almamış bireyler, yetişkinlikte sosyal ilişkiler, iş hayatı ve günlük rutinlerde belirgin sorunlar deneyimleyebilir. Dikkat dağınıklığı, yoğun unutkanlık veya proje yönetiminde zorlanma, DEHB’nin tipik yansımalarıyken; sosyal etkileşimde detay kaçırma, göz temasından kaçınma ya da katı rutinlere bağlı kalma da otizmle ilgili olabilir.
Bir yetişkin AuDHD’li, bir yandan enerjik, yaratıcı ve ayrıntılara derinlemesine odaklanan bir yapıda olabilir, diğer yandan ufak değişikliklere karşı tahammülsüzlük, planlı çalışamama ya da aniden ilgisini kaybetme gibi durumlar yaşayabilir. Bu bazen iş arkadaşları ve yöneticilerle iletişimde sıkıntılara yol açabilir. Örneğin, bir projeye büyük bir hevesle başlayıp kısa süre sonra ilgisini yitirebilir ya da bir toplantıda sosyal kuralları gözden kaçırarak uygunsuz veya zamansız yorumlar yapabilir.
Yetişkin AuDHD’sinde ilişki yönetimi de zaman zaman zorlu olabilir. Partneriyle veya arkadaşlarıyla iletişimde, hem duygularını ifade etmede hem de karşı tarafın duygusal ipuçlarını anlamada sıkıntı çekebilir. Aynı zamanda, yoğun kaygı veya depresif hisler de eşlik edebilir. Çünkü hem otizmin hem de DEHB’nin getirdiği zorluklar üst üste bindiğinde, günlük yaşamda ekstra stres faktörleri oluşabilir.
Kişi kendinde bu belirtileri gözlemliyorsa, bir uzman psikolog veya psikiyatristle görüşmek önemli bir adımdır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda, ilaç, terapi, beceri eğitimi veya sosyal destek mekanizmaları gibi çeşitli çözümler devreye girebilir. Böylece kişi, hem iş hem de özel hayatında daha rahat ilerleyebilir ve potansiyelini daha iyi kullanabilir.
Otizm, DEHB ve AuDHD Arasındaki Farklar
Otizm, DEHB ve AuDHD, birbirleriyle ilişkili ama temelde farklı kavramlardır. Otizm, sosyal etkileşim, iletişim ve tekrarlayıcı davranışlarda belirgin farklılıklarla tanımlanan geniş bir spektrumdur. DEHB ise dikkati sürdürmekte güçlük, hiperaktivite ve dürtüsellik gibi belirtilerle karakterizedir. AuDHD ise bu iki farklı tanıyı aynı anda yaşayan bireyleri tarif etmek için kullanılır.
- Otizm (OSB): Sosyal ipuçlarını anlamakta ve yüz ifadelerini yorumlamakta zorlanma, rutinlere bağlılık, tekrarlayan davranışlar ve duyusal hassasiyetlerle öne çıkar. Konuşma gecikmesi veya farklı iletişim biçimleri gözlenebilir.
- DEHB: Odaklanma problemleri, hareketlilik ve düşünmeden davranma eğilimiyle tanınır. Kişi genelde dış uyaranlara çok kolay kapılır, zaman yönetiminde zorlanır, planlı olmada güçlük yaşar.
- AuDHD: Hem otizmin sosyal ve iletişimsel farklılıklarını hem de DEHB’nin dikkat, dürtüsellik ve hiperaktivite sorunlarını barındırır. Bu nedenle belirtiler karmaşık ve çok boyutlu olabilir.
Otizm ve DEHB bazen birbiriyle karıştırılabilir ancak temel farklar mevcuttur. Otizmde sosyal etkileşimdeki zorluklar daha belirgindir, DEHB’de ise dikkat ve dürtüsellik sorunları baskın olur. AuDHD’nin varlığı, kişide hem otistik özelliklerin hem de DEHB belirtilerinin aynı dönemde gözlemlendiği anlamına gelir.
Bu farkların bilinmesi, uygun tedavi planı için önemlidir. Çünkü yalnızca otizm odaklı bir yaklaşım, DEHB kaynaklı dikkat sorunlarını yeterince çözmeyebilir. Tam tersi de geçerlidir: Sadece DEHB odaklı tedavi, otizm kaynaklı sosyal iletişim ihtiyaçlarına cevap veremeyebilir. Dolayısıyla, her üç durum arasındaki farkları anlamak, doğru destek sağlamak açısından kritik bir adımdır.
DEHB, Otizm (OSB) midir?
DEHB doğrudan bir otizm türü değildir. DEHB ve Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), farklı tanı kriterleri ve belirtileri olan iki ayrı nörogelişimsel bozukluktur. Her ne kadar bazı ortak noktaları olsa da (örn. odaklanmada zorluk, sosyal etkileşim sorunları gibi), DEHB otomatik olarak “otizm” anlamına gelmez.
DEHB’de ön planda dikkat eksikliği, hiperaktivite ve dürtüsellik yer alır. Kişi, herhangi bir göreve odaklanma ve sürdürme konusunda sıkıntı yaşayabilir. Dürtülerine hakim olmakta güçlük çekebilir ve hareketsiz kalmakta zorlanabilir. Otizmde ise sosyal etkileşim ve iletişim farklılıkları, tekrarlayan davranışlar ve duyusal duyarlılık gibi özellikler baskındır.
Bu iki durum, birbirlerini dışlayan tanılar da değildir. Yani DEHB’si olan birinin, ek olarak otizm spektrumunda olması da mümkündür. Ancak bu, DEHB’nin tek başına otizm olduğunu göstermez. Birey sadece DEHB tanısı alıyorsa, sosyal ipuçlarını anlama veya rutinlere katı bağlılık gibi otizmle ilişkili belirtileri olmayabilir. Benzer şekilde, otizmli bireyler dikkat veya dürtü kontrolünde sorun yaşıyor olabilir ama bu da doğrudan DEHB tanısı koymak için tek başına yeterli değildir.
DEHB Otizm Spektrumunda mı? DEHB, Bir Otizm Spektrum Bozukluğu Mudur?
DEHB tek başına otizm spektrumunda sayılmaz. Otizm spektrumu, sosyal iletişim farklılıkları ve yineleyici davranışları içeren geniş bir çerçevedir. DEHB ise, dikkat eksikliği ve hiperaktivite-dürtüsellik üçgeninde tanımlanan ayrı bir bozukluktur. Bu yüzden “DEHB otizm spektrumuna dahil midir?” sorusunun cevabı hayırdır.
Bununla birlikte, DEHB’li bir kişi, ek olarak otizm spektrumunda da yer alabilir. Yani kişi hem otizm hem de DEHB tanısı alabilir. Bu ikisinin aynı anda görülmesi, literatürde “AuDHD” olarak da ifade edilir. Yani otizm spektrumunda olan bazı bireyler, ayrıca DEHB belirtileri de gösterebilir. Ama bu, DEHB’nin başlı başına spektrum dahilinde olduğu anlamına gelmez.
Kafa karışıklığı genellikle benzer belirtilerden kaynaklanır. Örneğin, sosyal ortamda dikkatini sürdürememek, ödevleri veya günlük sorumlulukları unutmak ve olağandan fazla hareketlilik, hem otizmli hem de DEHB’li birinde gözlemlenebilir. Ancak otizmde sosyal ipuçlarını anlamada güçlük, rutine sıkı bağlılık ya da duyusal hassasiyet gibi belirgin belirtiler öne çıkarken, DEHB’de odaklanma sorunu, dürtüsellik ve hiperaktivite ana unsurlardır.
DEHB, Otizmin Bir Çeşidi midir?
DEHB otizmin bir çeşidi olarak kabul edilmez. İkisi de benzer nöro-gelişimsel zorluklar barındırsa da, birbirinden ayrı tanılardır. Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB), sosyal iletişimde farklılıklar, tekrarlayıcı davranışlar ve duyusal hassasiyetlerle tanımlanır. DEHB ise dikkat, dürtüsellik ve hiperaktivite problemlerine odaklanır.
Otizm ve DEHB’nin bazen birbirine karıştırılmasının nedeni, çocuk veya yetişkinlerde benzer davranışların ortaya çıkabilmesidir. Örneğin, her iki durumda da odaklanma ve sosyal etkileşim güçlüğü görülebilir. Ancak bu belirtilerin ortaya çıkış biçimi ve nedeni farklılık gösterir. Otizmde kişi göz kontağından kaçınır veya rutin değişikliğine aşırı tepki verirken, DEHB’deki temel sorun sıklıkla dikkati toparlayamamak, aşırı hareket halinde olmak veya sabırsız davranmaktır.
DEHB, otizmden farklı bir tanı kategorisinde değerlendirilir ve her iki durumun tedavi yaklaşımları da kendilerine özgü teknikleri içerir. Birinde kullanılan yöntemler, diğerine tamamen uyacak diye bir kural yoktur. Bu yüzden doğru tanı koymak, hem bireye özel müdahaleyi hem de kişinin ihtiyaçlarını doğru şekilde desteklemeyi sağlar.
DEHB ve Otizm Spektrumu Arasında Nasıl Bir İlişki Vardır?
DEHB ve Otizm Spektrumu arasındaki ilişki, her iki bozukluğun da nörogelişimsel temelinin bulunmasından kaynaklanır. Araştırmalar, genetik ve çevresel faktörlerin hem otizme hem de DEHB’ye katkıda bulunduğunu göstermektedir. Bazı çocuklar, genetik yatkınlık veya erken doğum gibi risk faktörleri nedeniyle bu bozukluklardan birine veya her ikisine birden sahip olabilir.
İkisi arasındaki bağlantının bir diğer boyutu, ortak belirtilerdir. Örneğin, sosyal ortamlarda zorluk yaşamak veya dikkatini uzun süre bir göreve verememek her iki durumda da ortaya çıkabilir. Otizm spektrumundaki bireylerin bazılarında dikkat dağınıklığı, dürtü kontrol sorunları veya aşırı hareketlilik de görülebilir. Bu, “DEHB belirtileri” ile örtüşebilir. Aynı şekilde, DEHB’li bir çocukta sosyal ipuçlarını anlamada güçlük ve duyusal hassasiyet varsa, bu otizmin bir parçası da olabilir.
Bu bağlantı bazen tanı sürecini zorlaştırabilir. Çünkü yalnızca “hiperaktivite var” diye çocukta DEHB olduğu düşünülüp otizm gözden kaçabilir veya tam tersi. Uzmanlar, değerlendirme yaparken hem otizm hem de DEHB açısından belirtilerin incelenmesine özen gösterir. Bazı vakalarda her iki bozukluk bir arada “AuDHD” olarak adlandırılır.
Dolayısıyla, DEHB ve Otizm Spektrumu birbirinin aynısı olmamakla birlikte, önemli ortak noktalara sahiptir. Genetik faktörler, beyin gelişimi ve davranışsal belirtiler düzeyindeki bu benzerlikler, ikisinin bir arada görülme olasılığını arttırır. Kişinin hangi belirtileri daha yoğun yaşadığını ve hangi desteğe ihtiyaç duyduğunu belirlemek için uzman değerlendirmesi esastır.
Otizm ve DEHB Aynı Anda Görülebilir mi?
Otizm ve DEHB aynı anda görülebilir. Önceleri klinik tanı kılavuzları, bir kişiye aynı anda hem otizm hem de DEHB teşhisi konulmasına izin vermiyordu. Ancak güncel yaklaşımlar, bu iki durumun aynı kişide bir arada bulunabileceğini kabul etmektedir. Hatta birçok araştırma, Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) tanısı almış çocukların önemli bir bölümünde DEHB belirtilerinin de bulunduğunu göstermiştir.
Bir çocukta veya yetişkinde her iki durumun varlığı, davranışlarda çifte zorluk olarak kendini gösterebilir. Örneğin, kişi bir yandan sosyal etkileşimlerde zorluk çekip rutin bozulmalarına aşırı tepki gösterirken, diğer yandan dikkatini toplayamamak veya aşırı hareketlilik gibi DEHB belirtileri sergileyebilir. Bu tablonun klinikteki adı, yaygınlaşan kullanımıyla AuDHD şeklinde özetlenir.
Bu birlikteliğin tanınması önemlidir. Çünkü sadece otizme yönelik destek almak, kişinin dikkat eksikliği veya dürtüsellik sorunlarına çözüm getirmeyebilir. Yine yalnızca DEHB odaklı ilaç ve terapi planı, otizmin getirdiği sosyal ve iletişimsel ihtiyaçları karşılayamaz. Dolayısıyla, her iki tanının birlikte değerlendirildiği bütüncül bir yaklaşıma ihtiyaç vardır.
Otizm ve DEHB Bir Arada Görüldüğünde Belirtiler Nelerdir?
Otizm ve DEHB’nin bir arada görüldüğü durumlara AuDHD de denir. Bu durumda belirtiler, iki farklı bozukluğun etkilerini taşır. En sık gözlemlenen belirtiler şunlardır:
- Dikkat Dağınıklığı: Görevleri tamamlamak, talimatları takip etmek veya bir aktiviteye odaklanmak güç olabilir.
- Hiperaktivite ve Dürtüsellik: Elleri ayakları durduramama, çok konuşma, sırasını bekleyememe veya düşünmeden hareket etme gibi davranışlar görülebilir.
- Sosyal İletişim Sorunları: Karşılıklı konuşmayı sürdürmekte, yüz ifadelerini okumakta, göz teması kurmakta veya duygusal tepkileri anlamakta zorlanma yaşanabilir.
- Rutine Bağlılık ve Değişim Zorlukları: Otizme özgü olan rutine bağlılık ile DEHB’de ilginin hızlı değişmesi çelişen bir tablo oluşturabilir. Kişi bazen yenilik ister, bazen de rutin dışına çıkmaktan kaygı duyar.
- Özel İlgi Alanları: Belirli konulara yoğun ilgi duyulabilir. DEHB etkisiyle bu ilgi alanı sık sık değişebilir veya otizm etkisiyle uzun süre aynı kalabilir.
- Duyusal Hassasiyetler: Işık, ses veya dokulara aşırı hassasiyet ya da tam tersi hissizlik gözlenebilir.
- Duygusal Düzenleme Sorunları: Çabuk öfkelenme, üzülme veya heyecanlanma gibi duyguların kontrolünde zorlanma olabilir.
Bu belirtiler kişiden kişiye farklı yoğunlukta ortaya çıkar. Kimi, sosyal etkileşim zorluklarını daha fazla yaşarken, kimi daha çok dikkat dağınıklığı ve hiperaktivite belirtileriyle öne çıkabilir.
Otistik DEHB Ne Anlama Gelir?
“Otistik DEHB” terimi, genellikle otizm ve DEHB belirtilerini birlikte sergileyen bireyleri anlatmak için gündelik dilde kullanılan bir ifadedir. Aslında tıbbi karşılığı AuDHD kavramıdır. Bu kavram, tek başına hem Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) hem de Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) tanısına sahip olan insanları ifade eder.
Kimi zaman “otistik DEHB” şeklinde bir kullanım, otizm ve DEHB belirtilerinin tek bir bozukluk gibi görüldüğü izlenimi yaratabilir. Ancak gerçekte, bu iki tanı farklı kategorilerdedir. AuDHD, bunların aynı kişide kesişimidir. Bir kişi, otizm kaynaklı sosyal ve duyusal hassasiyetlere sahipken, aynı zamanda DEHB’nin getirdiği dikkat dağınıklığı veya dürtüsellik gibi özellikleri de taşıyabilir.
Bu durum, günlük hayatta çeşitli zorlukları beraberinde getirebilir. Örneğin birey, yoğun rutin ihtiyacıyla ani ilgi değişiklikleri arasında gidip gelebilir. Sosyal ortamda göz teması kurmakta zorlanırken, aşırı konuşma veya konudan konuya atlama gibi davranışlar sergileyebilir. Aynı şekilde, sabırsızlık ya da beklenmeyen bir duruma ani öfke tepkisi gibi dürtüsel davranışlar, otizmin getirdiği sosyal zorluklarla birleştiğinde daha karmaşık bir tablo oluşturabilir.
Otizm ve DEHB Birbirini Nasıl Etkiler?
Otizm ve DEHB aynı kişide bulunduğunda, belirtiler karşılıklı etkileşim halinde olabilir. Örneğin, otizm spektrumundaki bir bireyin sosyal ortamlarda yaşadığı zorlanmalar, DEHB’nin getirdiği dürtüsellik ve aşırı hareketlilikle daha da belirgin hale gelebilir. Aynı şekilde, dikkat dağınıklığı otizm kaynaklı rutin bağlılığı veya özel ilgi alanlarına yoğunlaşma davranışıyla çakıştığında, kişi hem çevresindeki değişikliklere uyum sağlayamaz hem de planlı çalışmakta güçlük çeker.
Bu etkileşim bazen zorlukları artırsa da, bireyin güçlü taraflarını da güçlendirebilir. Örneğin otizmin detaylara odaklanma becerisi, DEHB’nin yaratıcı ve enerjik yaklaşımıyla birleştiğinde, ilgi duyulan konu üzerinde yüksek başarı elde etmeyi sağlayabilir. Fakat günlük yaşamın gereklerine (randevular, sınavlar, ders programları gibi) adapte olmak güçleşebilir. Çünkü kısa sürede sıkılma (DEHB) ve katı rutin isteği (otizm) bir arada yaşandığında, kişi kendi içinde ikilem yaşayabilir.
Ayrıca duygusal açıdan da iki durum birbirini etkiler. Otizm spektrumunda duyguları ifade etmede veya başkasının duygusunu yorumlamada zorluk bulunabilir. DEHB ise sabırsızlık, çabuk öfkelenme gibi dürtüsel duygu patlamalarına yol açabilir. Bu da sosyal ilişkilerde ve aile içi iletişimde zorluklar çıkarabilir.
Yetişkinlerde Yüksek İşlevli Otizm ve DEHB Nedir?
Yüksek işlevli otizm, genellikle bilişsel ve dil becerileri bakımından belirgin bir gecikme yaşamayan, ancak yine de sosyal iletişim ve duyusal hassasiyet gibi otistik belirtiler sergileyen bireyler için kullanılan bir ifadedir. Bazı kişilerde, bu yüksek işlevli otizm tablosuna DEHB de eşlik edebilir. Böyle durumlarda, kişi hem sosyal ilişkilerde farklılıklar yaşar hem de dikkatini sürdürmekte veya dürtüselliği yönetmekte zorluk çeker.
Yetişkinlikte bu tablo, iş hayatında ve sosyal çevrede karmaşık etkilere yol açabilir. Örneğin, yüksek işlevli otizmi olan biri, matematik, sanat, müzik veya detaylı veri analizi gibi konularda oldukça başarılı olabilir. Ancak DEHB eklenince, ilgi alanları sürekli değişebilir ya da projeler tamamlanmadan yarım kalabilir. Kişi, kuralcı veya mükemmeliyetçi yönlerini DEHB’nin getirdiği dağınıklıkla dengeleyemediğinde, stres artar.
Yüksek işlevli otizm ve DEHB bir arada olduğunda, sosyal alanda da özel durumlar ortaya çıkar. Kişi göz teması kurmakta zorlanmasa bile, kısa konuşmalar (small talk) yapmaktan haz etmeyebilir veya doğru zamanda doğru tepkiyi veremeyebilir. DEHB’nin etkisiyle konuşmayı kesme, hızlı fikir atlama gibi davranışlar da eklenince, iletişim sık sık kopabilir.
DEHB mi, Otizm mi? Hangisine Sahibim? Nasıl Anlarım?
Kendisinde veya çevresindeki bir çocukta dikkat sorunları, sosyal iletişim güçlükleri ya da tekrarlayıcı davranışlar gözlemleyen biri, “DEHB mi, otizm mi?” şeklinde bir soruyla karşı karşıya kalabilir. Bu duruma yanıt verebilmek için öncelikle kapsamlı bir uzman değerlendirmesi gerekir. Çünkü DEHB ve otizm, bazı ortak belirtilere sahip olsa da, altında yatan nörogelişimsel dinamikler bakımından farklı bozukluklardır. Dolayısıyla tanı süreci, hangi belirtilerin nereden kaynaklandığını ortaya koymak üzere detaylı gözlemler, testler ve klinik görüşmelerle şekillenir.
Ayırıcı bazı belirtiler şunlardır:
- Dikkat ve Odaklanma: Sürekli dikkat dağınıklığı, kolay sıkılma ya da odaklanma güçlüğü çoğu zaman DEHB’yi düşündürür.
- Sosyal Etkileşim ve İletişim: Göz teması kurmada zorluk, karşı tarafın duygularını anlamakta güçlük ya da sohbeti başlatma ve sürdürmede yaşanan sıkıntılar, otizmde belirgin biçimde görülebilir.
- Tekrarlayıcı Davranışlar veya Rutin Bağımlılığı: Belirli bir ilgi alanına yoğun takılma ve rutin değişikliklerine aşırı tepki otizmle ilişkiliyken, DEHB genellikle çabuk motivasyon kaybı veya bir konudan diğerine hızlı geçişle kendini gösterir.
- Hiperaktivite ve Dürtüsellik: Her iki durumda da rastlanabilir, fakat DEHB’de çok daha belirgin hale gelebilir. Otizmde de gözlemlenebilse de, sınırlı veya belirli koşullarda ortaya çıkması mümkündür.
Bu belirtilerin her ikisinin de aynı kişide görülmesi, AuDHD (Hem Otizm Hem DEHB) olasılığını artırır. Böyle bir durumda, çocuk-ergen psikiyatristi veya çocuk psikoloğu değerlendirmesi (ya da yetişkin söz konusu olduğunda yetişkin psikiyatrisi veya klinik psikolog desteği) büyük önem taşır. Uygun tanı konulduğunda, bireye özgü terapi, eğitim ve gerekirse ilaç tedavisi gibi yaklaşımlar devreye girebilir. Bu sayede, hangi bozukluğun baskın olduğuna veya ikisinin bir arada bulunup bulunmadığına dair net bir yol haritası çizilir ve en etkili destek planlanır.
Kaynakça
Anckarsäter, H., Stahlberg, O., Larson, T., Hakansson, C., Jutblad, S. B., Niklasson, L., … & Rastam, M. (2006). The impact of ADHD and autism spectrum disorders on temperament, character, and personality development. American Journal of Psychiatry, 163(7), 1239-1244.
Craddock, E. (2024). Being a woman is 100% significant to my experiences of ADHD and autism: Exploring the gendered implications of an adulthood AuDHD diagnosis. Qualitative Health Research.
Craddock, E. (2024). Raising the voices of AuDHD women and girls: Exploring the co-occurring conditions of autism and ADHD. Disability & Society, 39(8), 2161-2165.
Gadow, K. D., DeVincent, C. J., & Schneider, J. (2009). Comparative study of children with ADHD only, autism spectrum disorder+ ADHD, and chronic multiple tic disorder+ ADHD. Journal of Attention Disorders, 12(5), 474-485.
Mayes, S. D., Calhoun, S. L., Mayes, R. D., & Molitoris, S. (2012). Autism and ADHD: Overlapping and discriminating symptoms. Research in Autism Spectrum Disorders, 6(1), 277-285.
Nylander, L., Holmqvist, M., Gustafson, L., & Gillberg, C. (2013). Attention-deficit/hyperactivity disorder (ADHD) and autism spectrum disorder (ASD) in adult psychiatry. A 20-year register study. Nordic journal of psychiatry, 67(5), 344-350.
Rau, S., Skapek, M. F., Tiplady, K., Seese, S., Burns, A., Armour, A. C., & Kenworthy, L. (2020). Identifying comorbid ADHD in autism: Attending to the inattentive presentation. Research in Autism Spectrum Disorders, 69, 101468.
Reiersen, A. M., & Todd, R. D. (2008). Co-occurrence of ADHD and autism spectrum disorders: phenomenology and treatment. Expert review of neurotherapeutics, 8(4), 657-669.
Taurines, R., Schwenck, C., Westerwald, E., Sachse, M., Siniatchkin, M., & Freitag, C. (2012). ADHD and autism: differential diagnosis or overlapping traits? A selective review. ADHD Attention Deficit and Hyperactivity Disorders, 4, 115-139.

Uzman Psikolog Gülnur Çelik, Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB) alanında uzmanlaşmış bir psikologdur. 2017 yılında Yeditepe Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden mezun olduktan sonra, klinik psikoloji alanındaki eğitimine İbn Haldun Üniversitesi’nde devam ederek 2021 yılında yüksek lisansını tamamlamıştır. Mesleki kariyeri boyunca bilimsel temellere dayalı terapi yaklaşımlarını benimseyen Gülnur Çelik, Bilişsel Davranışçı Terapi, Kabul ve Kararlılık Terapisi, Çocuklarda Bilişsel Davranışçı Terapi ve Çocuk Merkezli Oyun Terapisi gibi alanlarda aldığı eğitimlerle uzmanlığını pekiştirmiştir.
Kadınlar ve çocuklarda DEHB üzerine kapsamlı çalışmalar yürüten Gülnur Çelik, bu alandaki birikimini “Kadınlarda DEHB: Belirtileri, Türleri ve Tedavisi” ve “Çocuklarda DEHB: Belirtileri, Türleri ve Tedavisi” adlı kitaplarıyla geniş bir kitleye ulaştırmıştır. DEHB’li bireylerin ihtiyaçlarını gözeterek özelleştirilmiş müdahale programları sunan uzman psikolog, yetişkinlere yönelik online ve yüzyüze danışmanlık hizmetleri vermektedir.